CHP Genel Başkan Yardımcısı ve Çanakkale Milletvekili Muharrem Erkek, TBMM Genel Kurulu'nda söz alarak tek adam sistemiyle ilgili konuşma gerçekleştirdi. Adaletin çürüdüğünü, ekonomik krizin derinleşmeye devam ettiğini söyleyen Erkek, "4 kişilik, 5 kişilik bir aile sabah, öğle, akşam ekmek, peynir yese asgari ücret yetmez." dedi.
Türkiye'de nüfusun yarısından fazlasının yoksulluk çektiğini vurgulayan CHP'li Erkek, sorunun mevcut sistemden kaynaklandığını söyledi. Sistemi ucube olarak nitelendiren CHP'li Erkek, değişimi hep birlikte yapacaklarını belirterek şunları söyledi:
"16 Nisan 2017 tarihinde, olağanüstü hâl döneminde suistimalci bir Anayasa değişikliğiyle Türkiye'yi, 85 milyonu bir tek adam sistemine sürüklediniz. Normalde olağanüstü hâl dönemlerinde bu tip köklü değişiklikler yapmak, referandumlar yapmak, Cumhurbaşkanlığı, milletvekili seçimi yapmak hiçbir demokratik ülkede olmaz. Türkiye'ye çok büyük bir kötülük yaptınız. Öyle ucube bir sistem inşa ettiniz ki artık bu ucube sistem 85 milyon için, Türkiye için gerçek bir beka sorunu hâline geldi çünkü 85 milyon yoksullaşıyor, kişi başına düşen millî gelirimiz her geçen gün azalıyor, devletin temeli olan adalet çürüyor."
“HEM MECLİSİN ÜZERİNDE HEM DE YARGININ ÜZERİNDE AĞIR BİR VESAYET OLUŞTURDUNUZ”
"Değerli milletvekilleri; yasama, yürütme, yargı erkleri eğer bir elde toplanırsa, bütün bu güçleri bir kişiye verirseniz bir toplum için, ülke için en büyük tehlike odur. Artık hiç kimsenin can ve mal güvenliği yoktur. Temel hak ve özgürlükler güvence altında değildir. Kararnamelerle, kararlarla Meclisin yetkisi gasp edilir ve sizler de bunu izlemek zorunda kalırsınız. Evet, öyle bir ucube sistem yarattınız ki hem Meclisin üzerinde hem de yargının üzerinde ağır bir vesayet oluşturdunuz. Kurtuluşu ve kuruluşu gerçekleştiren Gazi Meclisi itibarsızlaştırdınız. Öyle ki bir örnek vereyim: Kur korumalı mevduat müjdesi verdiniz -yürütme olarak verildi- uygulamaya geçildi, yasası buradan sonra çıktı; maalesef artık Meclisin hiçbir itibarı, saygınlığı kalmadı."
“ÖNÜMÜZDEKİ İLK SEÇİM AYNI ZAMANDA REFERANDUM NİTELİĞİNDE BİR SEÇİM OLACAK”
"Cumhuriyetimizin en derin siyasi ve ekonomik krizini yaşıyoruz; bunun temel sebebi, tüm sorunlarımızın sebebi "Cumhurbaşkanlığı hükûmet sistemi" adı altında yaşatılan keyfiliktir, hukuksuzluktur, liyakatsizliktir, adaletsizliktir ama bunların hepsini değiştireceğiz. Önümüzdeki ilk seçim aynı zamanda referandum niteliğinde bir seçim olacak. Milletimiz yeni Cumhurbaşkanını seçecek, yeni Meclisi seçecek ama aynı zamanda Türkiye bir karar da verecek: "Bu adaletsiz düzen, bu sistem devam mı etsin, değişsin mi? Kuvvetler ayrılığı mı, yoksa demokratik, hukuk... Tek adam rejimi mi, kuvvetler ayrılığı mı? Keyfilik mi, hukuk devleti mi? Tek adamın aklı mı, ortak akıl mı? Tek adamın iradesi mi, istişare mi, kolektif çalışma mı? Liyakat mi, sadakat mi? Mafya mı, uyuşturucu baronları mı, cinayet şebekeleri mi; hukuk mu?" Buna da karar verecek milletimiz. Aslında milletimiz kararını verdi. Olağanüstü hâl döneminde o suistimalci Anayasa değişikliğine "evet" diyenlerin büyük çoğunluğu da bu sistemin yanlışlığını, bu sistemin kuvvetler ayrılığını nasıl yok ettiğini yaşayarak gördü."
“4 KİŞİLİK, 5 KİŞİLİK BİR AİLE SABAH, ÖĞLE, AKŞAM EKMEK, PEYNİR YESE ASGARİ ÜCRET YETMEZ”
"Sonuç ortada, tablo ortada; bu sistem iflas etti, saray yönetimi iflas etti ve ekonomik kriz her geçen gün derinleşiyor. Çünkü dünyada da böyledir; tek adam sistemleri sorunları çözemez, aksine derinleştirir. Bakın, doları tutabilmek için nelerin yapıldığını artık bütün Türkiye biliyor. Bir Bulgar levası 10 lira olmuş değerli milletvekilleri, 10 lira. Ekmeğin fiyatı ortada; 4 kişilik, 5 kişilik bir aile sabah, öğle, akşam ekmek, peynir yese asgari ücret yetmez. Asgari ücret zaten yine açlık sınırının altına indi. Toplumun çok önemli bir kesimini, halkın çok önemli bir kesimini; asgari ücretlileri, emeklileri, işçileri, işsizleri, milyonlarca işsiz genci, ev kadınlarını, nüfusun yarısından fazlasını derin bir yoksullukla karşı karşıya bıraktınız. Sebebi işte bu ucube sistem çünkü bu ucube sistemde kuvvetler ayrılığı yok, demokrasi yok, hukuk yok, adalet yok; onun için bu sistemi değiştireceğiz."
“ADALETSİZ DÜZENİ HEP BİRLİKTE DEĞİŞTİRECEĞİZ, DEMOKRATİK HUKUK DEVLETİNİ HEP BİRLİKTE TESİS EDECEĞİZ”
"Partili Cumhurbaşkanlığı sistemine hep birlikte son vereceğiz. Yeni Cumhurbaşkanı, Türkiye Cumhuriyeti'nin 13'üncü Cumhurbaşkanı, partili Cumhurbaşkanı olmayacak. Bir siyasi parti genel başkanı Anayasa Mahkemesine, Danıştay’a, mahkemelere yargıç atamayacak. Partili Cumhurbaşkanlığı sistemini kaldırdığımızda devletin valisi, kendini bir siyasi partinin il başkanı olarak görmeyecek. Bu ucube sistemi, bu adaletsiz düzeni hep birlikte değiştireceğiz, demokratik hukuk devletini hep birlikte tesis edeceğiz ve sizler de rahatlayacaksınız. Sizler de bu ağır vesayetten kurtulacaksınız. Bu kürsüde atanmış Bakanların seçilmiş milletvekillerine ağır hakaretler etmesine de birlikte son vereceğiz."